Okuyacağınız programı seçmeden önce kendinize sormanız gereken sorular var!

Program seçimine geldiniz… Önünüzde çok fazla seçenek var… Bu hem iyi hem de kötü… Sizin için hangi yolun doğru olduğunu bulmak için kendinize bazı sorular sormanız gerekiyor.

İşte size seçiminizi yapmadan önce kendinize sorabileceğiniz birkaç faydalı soru:

1. Hangi alanlarda yeteneklisiniz ve ne yapmaktan hoşlanıyorsunuz?
Doğduğunuz günden beri “tutkularınızın peşinden gidin” cümlesini duymuşsunuzdur.
Bazı insanlar tutkulu oldukları konuyu en başından beri bilse de yaşam içerisinde bu bilgi geri planda kalıyor.

Öte yandan, bir tutkunuz olsa bile, boyunuzu aşan belirsiz bir hayale kapılma olasılığınız da yüksek.

Yetenekli olduğunuz ve yapmayı sevdiğiniz işi ana hedefe koyun. Bu hedefe bir solukta ulaşmak zor görünüyorsa, giden yolda ara hedefler belirleyin. Tutkulu olduğunuz konuları bir başlangıç noktası olarak düşünün. Diyelim ki Stephen King gibi başarılı bir yazar olmak istiyorsunuz; o zaman bu hedefinizi biraz küçültün ve işe yazı yazarak ve editörlük yaparak başlayın.

2. Çalışma şekliniz yükselme odaklı mı, yoksa önlem odaklı mı?
Motivasyon iş memnuniyetinin vazgeçilmez bir parçasıdır. Ancak her insanı motive eden şey farklıdır. Genel anlamda yükselme odaklı motivasyon ve önlem odaklı motivasyon olmak üzere iki tip motivasyon tipi var diyebiliriz.

Yaratıcı insanlar ve girişimcilere yükselme odaklı çalışanlar diyebiliriz. Hızlı çalışırlar, yeni fırsatları hemen yakalayabilir ve soyut düşünebilirler. Zayıf yönleri fazla iyimser olmaları, bazen düşünmeden hareket etmeleri ve dolayısıyla büyük hatalar yapabilmeleridir.

Önlem odaklı çalışanlar ise, statükoyu ve şimdiye kadar yapmış oldukları şeyleri koruma içgüdüsüyle çalışırlar. Bu tür çalışanlar planlama, güvenilirlik ve analitik düşünmeyi tercih ederler.

Hem yükselme hem de önlem odaklı çalışılabilir; önemli olan kariyer seçimi yaparken hangisine daha fazla meyilli olduğunu belirleyebilmektir.  Örneğin önlem odaklı bir insan kendi firmasını kurmak yerine büyük bir şirkette çalışarak daha başarılı olabilir. Yükselme odaklı bir insan ise klasik 08:00 – 05:00 arası bir işte sıkılabilir; bunun yerine daha büyük riskler ve bu orantıda daha büyük kazançlar sağlayabileceği yaratıcı bir ortamda çalışarak başarılı olabilir.

3.Kendi kişilik tipinize en uygun ortam hangisi?
Bu sorunun cevabını bulmak için DISC gibi kişilik envanteri yapmak faydalı olabilir.

Bu testle iş ortamında nelere ihtiyacınız olduğunu belirleyebilirsiniz. Özellikle kişilik tipinizin daha çok içe dönük mü yoksa dışa dönük mü olduğunu bilmekte fayda var, zira bu iki kişilik tipinin ihtiyaçları birbirinden oldukça farklı.

Örneğin içe dönük bir insan, sakin bir araştırma görevini daha çekici bulabilir, bunun aksine dışa dönük insan tipi yoğun ve gürültülü bir satış departmanında çalışmayı tercih edebilir.

Topluluk önünde konuşma yapma, takım çalışması ve müşterilerle irtibat kurulması gereklilikleri de göz önünde bulundurulması gereken hususlardan birkaçı…

4. Nasıl bir yaşam tarzı istiyorsunuz?
İşe başladığımız ilk yıllarda daha kıdemli olan kişilerden daha ağır işler yapıyor ve daha az maaş alıyoruz. Burada önemli olan aynı kariyerde daha kıdemli çalışanların yaşam tarzlarına bakmak ve bu yaşam tarzının size uygun olup olmadığını görmek. Bu insanlar kendilerine ne kadar vakit ayırabiliyor, maaşları ne kadar, ne kadar sıklıkla seyahat etmeleri gerekiyor vb. sorulara cevap arayabilirsiniz.

Eğer en çok iş tatminini size topluma yarar sağlamak veriyorsa, o zaman düşük maaşlı da olsa sosyal hizmetler çalışanı olmak size mutlu edebilir. Ancak eğer günün günün sonunda “kapatmanıza” ve “gerçek” hayatınıza (yemeğe / tatile çıkmak, hobilere vakit ayırmak vb.) dönmenize imkan sağlayacak bir iş istiyorsanız yüksek maaşı hedeflemeniz daha doğru olacaktır.

5.  Nerede yaşamak istiyorsunuz?
Her kariyer türü için elzem olmasa da, nerede yaşamak istediğinizi belirlemeniz Meslek seçim sürecinizin önemli bir parçası olabilir. Coğrafi bölgelerin de ötesinde, yaşayacağınız yerin yaşam imkanlarını gözden geçirmelisiniz. Her köşede bir sürü restoran ve kültürel etkinliğin olduğu metropol hayatını mı istiyorsunuz? Yoksa kırsal kesimin sunduğu güzel manzaraya ve huzura mı ihtiyacınız var.